Ben de ilk yazım olması sebebiyle Murat Kaya'ya daveti için teşekkür edeyim. İlk hikaye bir takside geçiyor.
İstiklal'de Galatasaray Lisesi civarındaki bir yerde oturduktan sonra akşam saat 8 civarı Mecidiyeköy'e doğru gitmek üzere bir taksi durdurduk. O durdurma anı aslında herhangi bir taksi durdurma anı kadar naif, sıradan ve bir yerden bir yere gidecek olmanın verdiği tatlı tebessümlerle bezenmiş bir andı (Murat Kaya bu detaylara girmek yok galiba :) ). Taksiyi ben durduğum için genelde yolculuktaki muhabbetin gidişatını belirleyen ve taksi şöförünün iletişime ilk geçeceği kişi olma önemine sahip ön koltuk bana düşmüştü. 50 yaşlarında sert mizaçlı bir amcaydı şöför. Hava, su, yol, futbol muhabbetiyle başlayan konuşma birden bizim amcanın Arnavut kökenli olması ve Arnavutların ne kadar inatçı olduğu konusuna geldi. Diyalog %98 amca, % 1 ben , % 1 de arkadaki arkadaşlar ve trafik gürültüsü şeklinde paylaşıldı. Amca başladı arabasına binen ünlülerle yaşadığı maceraları anlatmaya.
Bir gün Ajdar bizim taksiye binmiş. Yolculuk esnasında Ajdar'a "Sen ne biçim şarkı yapıyorsun oğlum, nane nane diye şarkı mı olur" dedikten sonra Ajdar sert tepki göstermiş. Bizim amca "Bak bana sert konuşma, inatçıyım, arabadan indiririm" dese de Ajdar tahmin edileceği üzere konuşmaya devam etmiş ve Ajdar'ı ıssız bir yerde arabadan indirmiş, çekip gitmiş. Buna benzer bir kaç ünlü olayı daha anlattıktan sonra biz başta amca olmak üzere tüm Arnavutların ne kadar inatçı olduğunu anlamış bulunduk. Sonra amca daha çok hikaye olduğunu ama arkada bir bayan arkadaş olduğu için bunları anlatamayacağını söyledi. Sonra da "Benim arabama bir bayan binerse onun namusunu ben korurum" cümlesiyle yine kendisi ve Arnavutlar hakkında yeni bir özelliği aktardı bize. Tabii ki bu cümlenin aslında yeni bir hikaye için hazırlık olduğunu sonradan anladık.
Bir gün amcanın arabasına bir bayan binmiş. Sonradan öğreneceği bilgi, aslında bayanın eşiyle kavga edip apar topar taksiyi durdurduğu. Kocası da kavga sonrası arabasına binip taksiyi takip etmeye başlamış. Neyse bir süre gittikten sonra kocası bizim taksiyi durdurup kadınla konuşmak istemiş. Tabii buraya kadar her şey normal ama bizim amca anormal. Kocasının bu hareketi sonrasında amca hemen taksiden hızla inip "benim arabama binen bayanın namusunu ben korurum" nidasıyla adamın levyeyle bacaklarını kırmış. Kadın sonra "Aaa!, o benim kocam, ne yapıyorsun sen?" diye bağırınca, adamı alıp hastaneye götürmüş ve yolda kadını da "Madem kocandı, niye daha önce söylemedin be kadın" diyerek fırçalamış.
Bu olay 2 yıl önce olduğu için anlattığı diğer olayları hatırlayamadım. Yolculuk esnasında ben belki iki cümle kurabilmişimdir, arkadaki arkadaşların sesini duymadım :)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Ajdar var mıydı 2 yıl önce yaa? O kadar geçti mi zaman? :)
sen de hos gelmissin harun bey evladim :) bak bende de var yarim arnavutluk, devamini getirmezsen kaapatirim blogu haaa:) bekliyoruz.
Yorum Gönder