"12'de buluşuruz" demiştim arkadaşa.
Çıkarken saate baktım 12 idi. 'Eyvah geç kaldım' derken taksiye binmeden önce bir sigara daha içeyim dedim. Üç dakikalık mesafe olduğu için karşıdan karşıya geçerken sigarayı söndürmeye niyetlendim. Taksici, inmiş arabadan; beni görünce arabaya yöneldi.
- Atma abi sigarayı, dedi sigarayı binmeden önce atacağımı hissettiriyorum demek ki dedim kendi kendime.
'Enteresan' dedim içimden 'taksilerde sigara içmeyeli baya bir zaman olmuştu'.
Ön koltuğa oturdum, elimde sigara. Açtım camı, ki içeriye doluşmasın duman.
- Siz de içiyor musunuz arabanın içinde, diye sordum şoföre.
- Benim arabada hep içilir, dedi bıçkın halde.
- Ben hiç takside sigara içti/içirtti diye ceza kesilen taksi duymadım ama siz etraftan duymuşsunuzdur belki. Hiç olmadı mı böyle bir olay, diye sordum.
- Yok abi, dedi, hiçbir taksici arkadaştan duymadım böyle bir şey. Ceza meza kim kesecek, dedi.
Sigara içe içe gittik. Daha sigara bitmeden gideceğim yere gelmiş oldum. Attım sigarayı camdan (çevre bilinci=sıfır imajı). 'Hayırlı işler' dedim. Gitti.
Böyle sigaraya izin veren bir taksi şoförüne daha rastlar mıyım bilmem. Plakasını almadım da zaten. Belki size de denk gelir bir gün. Rahatınıza bakın.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
Erdinç Utku'nun "DİL ZapteDİLemez ki" kitabından bir kesit geldi aklıma bunu okuyunca:
-Çok vurdum duymaz bir milletiz.
-Boşver Yaa.!
Yorum Gönder